Mezoterapi ile selülit oluşumunu yüksek oranda azaltmak mümkün
Mezoterapi, vitaminler, mineraller, amino asitler, homeopatik ilaçlar, medikal ilaçlar ve bitki bileşimlerinin özel bir karışımını içeren ilaçların cilt altına enjeksiyonudur. Bu karışım, selülitin en besbelli olduğu bölgede, derinin altına uygulanır. Mezoterapi tedavisi, beden yağını azaltır ve ciltteki sistemsiz selülit görünümüne neden olan gamzelenmeyi tedavi eder.
Cildin gevşemiş kısımlarını sıkılaştırma özelliği bulunan mezoterapi uygulaması, kolajen ölçüsünü arttırarak uygulanan dokunun yenilenmesini sağlar. Mezoterapi, beden yağını azaltmak ve etkilenen bölgede kan deveranını artırarak selüliti gidermek için kullanılan tesirli bir yoldur.
Bilhassa bacak ve kalçalardaki yağ dokularında “portakal kabuğu görünümünde” düzensizliklerle kendini gösteren selülit, gerçek bir patoloji olmayıp kişinin genetik yapısı, hormon ve sirkülasyon bozukluğu, derinin doğal yaşlanması, bağ dokusu dayanağının azalması ve hayat şeklindeki değişiklikler (hareketsizlik vb.) sonucu ortaya çıkar. Sadece estetik dertlere sebep olur. Yaygın inanışın bilakis obezite ve selülit ortasında bir temas yoktur, zayıf bayanlarda da sıkça görülür.
Selülit mezoterapisinde mikrodolaşımı harekete geçirecek, bağ dokuyu düzenleyecek etken unsurlar karıştırılarak ince ve kısa iğnelerle uygulanır. Uygulama sırasında ağrı hissi hayli azdır. Kişi şayet daha konforlu olmak isterse, lokal anestezik kremlerden faydalanabiliyoruz. Selülit mezoterapisinde seans sayısı selülitin evresine ve uygulama yapılacak şahısların yapısal özelliklerine nazaran belirleniyor.
Haftada bir 4 ila 10 seans ortasında yapılan kür genelde kâfi oluyor. Lakin selülit tedavisi süreğendir. İstikrarlı beslenme, nizamlı idman, ziyanlı alışkanlıkların bırakılmasıyla birlikte muhakkak vakit aralıkları ile tekrarlanan selülit mezoterapisi kişinin düzgün deri görünümüne sahip olabilmesini sağlıyor.
Mezoterapinin en büyük avantajlardan birisi bölgede zayıflama sağlarken sarkma sorununa neden olmamasıdır. Tam bilakis toparlama ve şekillenme sağlamasıdır. Bayanlarda bilhassa gebelikten sonraki sarkma sorunlarında ve yaşlanmaya bağlı kol altlarındaki meselelerde şuurlu bir biçimde uygulandığında başarılı sonuçlar elde edilebilir. Ayrıyeten sürecin tedavi edilmek istenilen bölgeye direkt olarak uygulanması sayesinde süreç azamî yararla tesir ediyor.
Uygulanan tedavinin tesirinin uzun vadeli ve kalıcı olabilmesi için ömür standardının değiştirilmesi, örneğin nizamlı spor (yürüyüş, yüzme yahut bisiklet), bol su tüketimi, karbonhidratlı ya da yağlı besinlerin tüketilmemesi gerekiyor. Antrenman ve diyetle desteklendiği takdirde tesirleri daha uzun ve daha kalıcı olacaktır.
Selülit oluşumunu önlemek için 5 altın tavsiye:
1. En az iki, iki buçuk litre su tüketimine itina gösterin
2. Şekerli ve gazlı içeceklerden, hazır besinlerden uzak durun
3. Ekstra vitaminlerden ve minerallerden takviye alın
4. Selülitli bölgelere parmak ucunuzla masaj yaparak kan deveranını hızlandırın
5. Her gün yürüyüş ve antrenman yaparak hareket etmeyi ihmal etmeyin
Milliyet
