Koronavirüs tedavisi tamamlanan ve taburcu olan İkbal Gürpınar, “Şükürler olsun, an prestijiyle taburcu oldum. ‘Taburcu’ sözü, savaşta yaralanıp tedavisi biter bitmez taburuna dönecek hastalar için kullanılırmış. Rabbim hayırlarda, hoş işlerde yarışacağımız cepheler nasip etsin” dedi.
Ünlü sunucu, hislerini şöyle söz etti:
“A’dan Z’ye üzerimde emeği olan tüm sıhhat çalışanlarına, paklık görevlilerine ve yemekhane çalışanına sonsuz teşekkürler. Ve elbette dünyanın dört bir yanınsan dua gönderen siz değerli gönül dostlarıma.”
ANNESİNİN CENAZESİNE GİDEMEDİ
İkbal Gürpınar, sıhhat durumu hakkında yaşadıklarını anlatırken, “Çektiğim acıları bilseniz dışarıya adım atmazdınız” sözlerini kullanmıştı. Hastalık sürecini ayrıntılı olarak anlatan sunucu, hastalığı çok ağır geçirdiğini ve annesinin cenazesine bile gidemediğini kelamlarına eklemişti.
İkbal Gürpınar’ın açıklamalarından satır başları…
“Size anlatacak o kadar çok şey birikti ki. Şükürler olsun Rabbim’e kitap okumaya başlayabildim bugün. Hayat ne kadar değerli ve ne kadar da boş. Hasta yatağınızda anneniz ölüyor, cenazesine bile katılamıyorsunuz.”
“NEFES ALMAK NE BÜYÜK NİMET”
“Nefes almak ne büyük bir nimet. Bir bardak çay ve pilav, sağımdan soluma dönebilmek. Konuşmak yasak hala, ciğerlerimi yormamak için. Ağır bakımda o hummalı çalışmayı, o fedakarlığı gördüm. Ömrümün geri kalanını hekim ve hemşirelerimiz için dua ederek geçireceğim inşallah.”
“Yoğun bakım hemşiresi bulmak çok zorlaşmış. Lütfen evlatlarınızı yönlendirin. Sayın Bakanım (Fahrettin Koca) size nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Fevkalâde bir tertip bu. Canla başla çalışıyor herkes. Allah devletimizi daim kılsın.”
“HANGİ BİRİNİ ANLATAYIM?”
Sizden ricam ağır bakım hemşirelerinin durumlarını düzeltmeniz. İnanın evladımız yapmaz onların bize fedakarlıklarını. Yanımdaki hasta daima kolunu oynattığı için kan ter içinde yeni damar arayışları, altımızı tiksinmeden temizlemeleri. Hangi birini anlatayım?”
“DAYANILACAK ÜZERE DEĞİL”
“Taburcu olunca yayın yapar uzun uzun anlatırım inşallah. Lütfen mecbur olmadıkça sokağa çıkmayın. Çift maske ve eldiven, mesafe! Çektiğim acıları bilseniz adım atmazdınız dışarıya. İnanın o denli bir an geliyor ki vefatı istiyorsunuz, dayanılacak üzere değil.”
Milliyet